BAY KEMAL’e

Kemal Bey, Nam-ı diğer Bay Kemal. Kemal Kılıçdaroğlu.

2010 yılından beri Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı. 74 yaşında. Orta düzeyde Fransızca bildiği ifade ediliyor. 13 yıldan beri Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı olan Kemal Bey müzmin muhalefet lideri. Gelin hep birlikte kaybettiği seçimlere bakalım;

2010 _ Anayasa Refarandumu
2011 _ Genel Seçim
2014 _ Yerel Seçim
2014 _ Cumhurbaşkanlığı Seçimi
7 Haziran 2015 _ Genel Seçim
1 Kasım 2015 _ Erken Genel Seçim
2017 _ Anayasa Referandumu
2018 _ Genel Seçim
2019 _ Yerel Seçim
14 Mayıs 2023 _ Cumhurbaşkanlığı Seçimi
28 Mayıs 2023 _ Cumhurbaşkanlığı Seçimi

Türkiye’nin 100 yıllık partisinin Genel Başkanı Kemal Bey sadece 13 yılda 10 tane seçim kaybetmiş. Üstelik bunların son ikisinde ülkenin ekonomik durumu çok kötü durumdayken kaybetmiş. Kazanması en olası ortam mevcutken bile kaybetmiş. Muhtemelen kaç milyon mülteci veya göçmenin o seçimlerde oy kullanmış olabileceğini o da benim gibi bilmiyordu.

Bir de Mustafa Kemalimiz var. Nam-ı diğer ATATÜRK. Mücadele içinde geçen 57 yıla, o kısacık ömrüne bir dolu başarı sığdırmış. Arapça, Almanca, Fransızca, Farsça, Bulgarca, İngilizce, Rusça öğrenmiş. 12 kitap yazmış. Katıldığı, mücadele ettiği, yönlendirip, yönettiği savaşlara bakalım mesela;

31 Mart Vakası -1909
Arnavutluk İsyanı – 1911
Trablusgarp Savaşı – 1911
İkinci Balkan Savaşı – 1912-13
Çanakkale Savaşı – 18 Mart 1915
Kafkas Cephesi – 1916-17
Suriye Filistin Cephesi – 1917-18
Kurtuluş Savaşı – 1919-23
Sakarya Savaşı – 1921
Büyük Taarruz – 4 Mart 1922

Sadece 13 yılda 10 önemli savaş. Ülkesi için verilmiş 10 önemli mücadele. 13 yılda 10 tane seçim gibi ama değil tabiî ki.

Sadece savaşarak mı mücadele etmiş düşmanlarla? Tabiî ki değil. Bu ülke insanı için yaptığı siyasi mücadeleleri hangimiz unutabilir? Gelin hep birlikte hatırlayalım;

Saltanat’ı kaldırmış. 1 Kasım 1922’de.
Cumhuriyet’i ilan etmiş. 29 Ekim 1923’te.
Halifeliği kaldırmış. 1924’te.
Medeni Kanun kabulü, 1926.
Tarikatları kaldırmış 1925’te.
5 Aralık 1934’te kadınlarımıza seçme ve seçilme hakkını kazandırmış.
1937’de Laiklik kabul edilmiş meclisimizde.
25 Kasım 1925’te Kıyafet Kanunu yürürlüğe girmiş.
Yine 1925 Aralık ayında Miladi Takvim’e geçiş kabul edilmiş.
1934’te Soyadı Kanunu kabul edilmiş.
3 Mart 1924’te Eğitim ve Öğretim Devrimi, 1 mart 1928’te Harf Devrimi yapılmış.
12 Temmuz 1932’de Türk Dil Kurumu kurulmuş.

Yaklaşık 10 yılda 13 nitelikli devrim. Ülkesi için, vatanı için, vatandaşları için 13 nitelikli devrim. 13 yılda 10 tane seçim der gibi ama değil.

Dönelim tekrar Kemal Bey’e.

Lütfen yanlış anlamayın, niyetim önderimiz Mustafa Kemal’i CHP genel başkanı Kemal Bey ile kıyaslamak asla değil. İkisinin yaşadığı dönemler ve içinde bulunduğu ortamlar bambaşkaydı. Kemal Bey’e sitem ederken dünya lideri önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ü de anmak istedim.
Tabiî ki seçimden sonra sebepler ve sonuçlar üzerinde herkes bir yığın analiz yapmıştır, tartışmıştır. Hatta belki raporlar bile hazırlanmıştır. En başa en başta verdiğim örnek olan hayalet mülteci seçmen sayısını mı koymuşlardır, başka bir şey mi bilemem. Lakin benim Kemal Bey’e haddim olmayarak belki de bir sitemim, bir istirhamım olacak.

Lütfen istifa edin. Bir daha oturmamak üzere o koltuk ile vedalaşın. Sizi kaybettiğiniz için suçlamıyorum çünkü kaybedeceğinizi diğerleri gibi, sizin gibi ben de biliyordum. Derdim CHP’nin genel başkanının Ahmet ya da Mehmet olması değil. Ülkenin devasa boyutta sorunlarının olduğu dönemde bile seçimi kaybetmeniz değil. Tek başına iktidar olduğu 23 yılın sonunda bu kadar berbat duruma getirdiği bir ekonomide bile AKP’nin yine seçim kazanmasına vesile olmuş olmanız değil.

Malum yerel seçimler yaklaşıyor, çok az kaldı. Siz o koltukta oturmaya devam ederken partinizin kongreleri yapılıyor. Evet, yanlış okumadınız, “Siz o koltukta oturmaya devam ederken” dedim. Sizin için kimse kötü insan demiyor. Hatta pek çoğuna sempatik ve dürüst bile geliyor olabilirsiniz. Lakin farkına varamadığınız ya da farkında olduğunuz ama sebebini bilmediğim şekilde devam ettirdiğiniz bir huyunuz var. 10 yılda 13 seçim kaybettiğiniz halde hala genel başkanlık koltuğunda oturup kötü örnek olmaya devam ediyorsunuz.

Neye mi? Söyleyeyim.

Kim bilir çok başarısız olduğu ve çok az sevildiği halde koltuklarında oturmaya devam eden kaç tane belediye başkanınız ya da meclis üyeniz vardır. 3-5 dönemdir milletvekilliği yapan vekilleriniz muhtemelen zaten çok üst düzey insanlardır ve yerlerini alabilecek donanım ve yeterlilikte başkaları olmadığı için devamlı vekil yapılıyordur. O yüzden onlara zaten lafım (?) yok. Fakat belediye başkanları konusunda içiniz rahat mı gerçekten?

Ya sizi örnek alıp başarısız oldukları halde yaptıkları kulisler veya başka maharetlerle adaylığı kapıp seçime girecekler varsa? Üzülmez misiniz? Falanca partilere güvenmediği ve sırf CHP’li olduğu için CHP’li adaya oy vermek zorunda kalanlara bir sözünüz olur mu?

Yoksa daha önce olduğu gibi “ Tıpış tıpış” oy mu verecekler? Ne dersiniz?

05.09.2023

Ümit ATİLLA